Saturday, May 23, 2009

ya köpekbalıkları olmasaydı?

Merhaba dünyalılar,

Son bilmem kaç bin yıldır -bu süre üzerinde bilim adamları ve din adamları arasında bir uzlaşma sağlanamamış olduğundan ve bu sürenin konumuzla hiç ilgisi olmadığından burada kesin bir sayı vermiyorum.- biz insanoğlunun evi olma görevini sevgili gezegenimiz Dünya yerine getirmektedir. Sevgili gezegenimiz Dünya, Samanyolu Galaksi'sinde küçük bir yıldız olan Güneş'in yörüngesinde ikamet etmektedir. Aynı muhitte ay, venüs, jüpiter, mars, satürn, vesta, uranus, pallas, ceres, iris, eros, juno, hebe, melpomene, neptün, pluton, makemake, charon, quaoar, eris, orcus, huya, ixion, varuna, sedna gibi kimi gök cisimleri de oturmakta ancak bu kalabalığa rağmen güneş sistemi milyarlarca yıldır nezih bir sistem olarak tanınmaktadır.

Bundan bilmem kaç milyon yıl önce insanoğlu henüz gündeme gelmemişken Sevgili Gezegenimiz Dünya çeşitli canlı arkadaşlar tarafından popüle edilmişti. Bu arkadaşların kimileri zaman içinde tedavülden kalktıysa da kimileri ısrarcı bir biçimde varlıklarını sürdürmeye devam etmektedirler. Bu ısrarcı arkadaşlara Selachimorpha denen türü de örnek gösterebiliriz. Selachimorpha köpekbalığı familyasına verilen latince isimdir. Latince Eski Romalıların kullanmış olduğu bir dildir, bu günkü Romalılar İtalyanca denen dili kullanmaktadır. Günümüzde Katolik rahipler dışında kimse Latince konuşmamaktadır, Katolik rahipler ise ısrarla ve muhtemelen yanlış telaffuz ederk Latince dilini kullanmaya devam etmekte fakat köpekbalıklarıyla hiç ilgilenmemektedirler. Bu sebepten ben Selachimorpha yerine köpekbalığı kelimesini kullanmakta bir sakınca görmüyor, yazıyı okuyan eski romalı varsa onlardan şimdiden özür diliyorum. Bu köpekbalığı denen arkadaşlar biz insanoğlu var olmadan çok uzun yıllar önce, hatta rahmetli dinozorlardan bile önce, hatta ve hatta ilk kara hayvanlarından bile çok önce -evet yaşamın suda başladığı bilim adamları tarafından ısrarla söylenmekte, din adamları bu konuda yorum yapmaktan kaçınmaktadır- Sevgili Dünya'nın denizlerinde dolaşmaya başlamışlardır. Kendileri o gün bu gündür dosta güven düşmana korku salmaktadırlar. Bununla birlikte köpekbalığı arkadaşların bir önemli durumu daha vardır: seks yapan ilk canlı türü köpekbalıklarıdır. Bölünmek gibi eğlencesiz bir yolla üreyen tek hücreli canlı kardeşlerimize müteakiben ortaya çıkan balık arkadaşlar dişi ve erkeğin aynı yere sırayla yumurta ve sperm püskürtmesi gibi bir yolla üremekte dolayısıyla seks yapmamaktadırlar. Bu yöntemi insanoğlu da kullanır, ama arada bir fark vardır: insanoğlunun dişileri yumurta püskürtemez, aynı türün erkekleri de bu sebepten spermlerini bu yolla püskürttüklerinde nişan alacak insan yumurtası bulamaz. Biz bu işleme “mastürbasyon” deriz ve -sperm bağışı ve suni döllenmeyi saymazsak- üreme amacıyla kullanmayız. Üremek için yeni yöntemler bulunduysa da geleneklerine bağlı insanoğulları binlerce yıldır seks yapmak suretiyle çoğalırlar ve büyük bir çoğunluğu bundan çok memnundur. Köpekbalığı arkadaşların bilmem kaç milyon yıl önce bu konuda yaptığı atılım insanoğlu gibi daha genç türlere yol göstermiş, ışık olmuştur. Köpekbalığı arkadaşların ne sebepten bu yolu seçtiği bilinmese de nasıl bir mutasyon sonucu buna başladıkları bilnmektedir. Bu mutasyon erkek köpekbalığı arkadaşların “penis” diye tabir edilen erkek üreme organını geliştirmesi, dişi köpekbalığı arkadaşların da bu durum karşısında mevzu bahis organa uygun bir içbükey organ geliştirerek -ki bu organa da vagina diyebiliriz, ancak köpekbalığı vaginası ile insan vaginası arasında gözle görülür farklar vardır- cevap vermesi sonucu üreme işlemi sperm püskürtme aktivitesinin penis denen organının vagina denen organa giriş yapmasından sonra gerçekleştirilmesi şeklinde vuku bulmaya başlamıştır.

Şunu da kabul etmek gerekir ki köpekbalığı arkadaşların ilk seks yaptığı günden bu güne seks çok değişti, gelişti. Şüphesiz ki insanoğullarının bu gelişime yaptığı katkı yadsınamaz. Ancak yine de kahraman köpekbalığı arkadaşların üstün çabaları olmasaydı biz bu günlere gelemezdik. Bu sebepten tüm insanoğulları adına köpekbalığı kardeşlerimize teşekkürü bir borç bilirim.

2 comments:

  1. hımm demek suçalanacak öncü köpekbalığıymış!
    aynı mekana püskürtmek gibi, zahmetsiz, gebelik ve dogum gibi dişi taraf için genelde hoşlanılmayan süreçlerden muaf bir evlat edinme yolu varken bizlere sözde öncülük edip bu günlere taşıyanlara birde teşekkür ediyorsun Volkan?
    madem öncülük misyonu yüklenmeye karar verdiler, üremeye hiç el atmayıp 'anlamsız sex'kavramını geliştirselermiş, organlarını sadece bu amaçla kullanıp püskürtme metoduyla çocuk yapmaya devam etselermiş ya cık cık cık

    Tülin(blogum yokta)

    ReplyDelete
  2. o konuda da biz insanlar elimizden geleni yapıyoruz. bilime inancım tam 5-10 yıla kalmaz üreme ve seks arasındaki bağlantı tamamen ortadan kalkacak diye düşünüyorum. ondan saonra rahat rahat, çatır çatır, oooh.

    ReplyDelete