Yarın öbür gün ne olur, bu işin ardı arkası gelir mi, gelirse nereden gelir gibi kimi meselelere kafa yorarak; kimi beş yıllık kalkınma planları yaparak ve dahası bunu sistemleştirerek, ince eleyip sık dokuyarak, azim, inanç ve kararlılıkla yazın hayatına başlanabilir. bu başlangıç yeni bir blog, internet sitesi hatta roman gibi sonuçlar doğurabilir. bu noktadan sonra yazma olayının üstüne giderek -ve elbette kalkınma planına uymak suretiyle- kişi kendini geliştirebilir, bu işten para kazanılabilir, nobel ödülü alınabilir.
Okumakta olduğunuz yazıyı yazan kişi, böyle kaygılar taşımamaktadır. Her hangi bir söz vermez, iddialı değildir. O kadar ki bu yazının arkası gelmeyebilir. Ola ki yazılanın arkası gelir, bu gün dediğini yarın unutabilir, aksini söyleyebilir, tükürdüğünü yalayabilir, dilini tutmayabilir, sinirlenebilir, terbiyesizleşebilir, üstelik yüzsüz olabilir. Ayrıca plan yapmaktan pek hazzetmez. Uzun lafın sinopsisi: bu bir uyuz kaşıma aktivitesidir.
No comments:
Post a Comment